Çarşamba, Haziran 10

.shadow or others


.çok belliydi,oda sıkılmıştı..kim bilir kaç saat önce devralmıştı jeton gişesini bi önceki vardiyasından..yoksa tam bir tane jeton parası uzattığım halde bana -kaç tane? sorusunu sormazdı..şaşırmışlık ve sinirlenmişlik belirtilerimi son anda içime gömdüm bunları düşünüp..neyse 12 dakika vardı vapurun kalkmasına,jeton gişesinden henüz geçmeyip dışarda bi sigara daha içebilirdim..çakmağımın olmadığı bilinçaltıma iyice yerleşse o an bu fikri düşünmezdim belki,gene etraftaki vapurun kalkmasını bekleyen kalabalıkdan çakmağını isteyecek birini seçmeliydim..iki tane orta yaşlı kadını kestirdim gözüme..slims sigara içiyolardı,çakmaklarıda büyük ihtimal bi inşaat şirketinin promosyon çakmaklarıydı..bi kaç saniye içinde bu kadar şey düşündükten sonra,-çakmağınızı istirham edebilirmiyim matmazel ? sorusunu yanlarına daha tam yaklaşmadan ilettim,sahte bi kahkahayla -madamız biz madam. dedi biraz daha genç gözükeni..göt olmuştum,retro desenli bi zippo çıkardı çantasından..ikinci denememde sigarayı yakmayı başarıp,dahada sempatik gözükmek için -müteşekkirim matmazel. dedim..ısrarla kadınlara hala matmazel diyordum,belki bunu sıfat olarak onlara yakıştırmaya çalışan hayatlarındaki ilk erkek bendim..kadınların yanına gitmeden önce kendime bi yer kestirmiştim gözümde,am sigaramı yakıp arkamı döndüğümde,elinde laptoplı,takım elbiseli bi denyo kapmıştı yerimi..başkada yer yoktu,ortada sıçan oyunundaki topu kapmak için çeşitli şebek hallere düşen sümüklü bi çocuk gbi hissettim kendimi,her tarafa yönelimimde saçmalıyordum..kadınlardan biri büyük sayılabilecek poposunu bana çakmağı uzatan kadına doğru iteleyerek -gel burda yer var delikanlı.diyerek bana yer açtı..beğenmedim bu sıfatı..ben onlara matmazel diyerek hayatlarında bir yer ediniyor,ilk oluyordum..onlar bana,her üç insandan birinin diyebilceği bi sıfatı yakıştımışlardı..ama orantı fena değildi,her 878 insandan birinin yapabilceği bir iyilikdi belkide bu yer vermeleri..reddetmek gibi bir lüksüm yoktu,kabak gibi ortada bekliyemiyceğim için,oturdum yanlarına..olası sorulara hazırdım gayet..ilk soru öğrencimisin olucaktı,sonrasındaki klişe sorular ardarda akıcaktı üstüme..yeni bi toplu taşıma aracı muhabbetine hazırdım büyük oranda..

.turnikeden jetonu geçirdikten sonra,her defasında yaptığım turnikeden geçişte alt kolu ileri iterek geçme artistik eylemini bile yapmamıştım sinirden,her insan gibi bende düz geçtim..beni yanlarına davet eden ama hiçbir soru sormadan sohbetlerine devam eden kadınlara doğru arkamı döndüm,geliyorlardı onlarda kalmışları yerlerinden..kaçar gibi hızlandım ileriye doğru..iskele kapısına yığılma olduğundan bi kaç saniye sonra arkamda sohbetlerinin devamını duydum..erdemin iş görüşmesi iyi geçmiş,bunuda öğrenmiş oldum..erdem biraz daha yaşlı kadının oğluydu,anladığım kadarıyla hukuk okumuştu,bi kaç seneye büro açardı kendine..ama artık bi önemi yoktu kadınların ve onlarla bilimum kan bağı olan insanlardan..beni yanlarına alıp,hiç bi soru sormamışlardı..sorsalardı sıkılırdımda ama sormalıydılar..ben onlar için günün güzel tarafı olmalıydım..sıradan bi vapur yolcusu değildim olmamalıydım onlar için..
.hızla ikinci kat güverteye çıktım..herkes gölge olan banklara oturmaya çalışırken kimsenin vapurun birz sonra ters dönceğini ve gölge olan tarafın değişeceğini hesap etceğini düşünmüyodum benden başka..ölede oldu,herkes gölgeye kaçarken ben gittim en çok güneş gelen yere oturdum..birden -ay bu vapur ters dönücek,güneşe oturalım.diye bi fikir duydum bi kadından..tanıdıkdı bu ses,dışardaki kadınlardı..onlardan olabildiğince uzaklaştığımı düşünüyordum ama olmamştı,ve gelip benim karşıma oturdular..benim gibi düşünen yegane insanlardı vapurdaki..sohbetlerine devam ettiler,güverteye çıkana kadar konu değişmiş,nişantaşında bir butiği olan arkadaşları ayselden bahsediyolardı..dikkatimi çekmedi konu,karşıyı izlemeye başladım..
.tamda planladığım gibi oturduğum yer gölge olmuştu..diğer taraf için birbirleriyle yarışan insanlar gözümde ezilmişti fazlasıyla,kendimi çok üstün gördüm..artık ben ve diğerleriydi..



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder